Bu sonsuz kışı bitir...

Omua’nın kapkara kanı, kar gibi olan beyaz teni yakıp,  

Sonsuz bir kışın ortasında, ejderhanın dişlerinin uyuya kaldığı topraklara kadar giden yolu boyadı.  

İlahi alevi çalan, tıpkı bir nevi kan emici gibi bir adamın soyundan olan ahfatlarına,

Ejderhanın lanetinin henüz bitmediğini göstermek için.

Bu sonsuz kışı bitir...

Omua’nın kapkara kanı, kan emici adamın soyundan olan kemikleri eriterek,

Tanrı onun iki kanadını da kırıp, dört ayağını kestiğinde yaşadığı acıyı gösterdi. 

Eğer ilahi alevi geri alamazsa, eski Altın Dağ’ın onurunu

Sonsuza kadar bir daha görülmemek üzere, sonsuz bir kışa gömmek için.

Bu sonsuz kışı bitir...

Omua’nın kapkara kanı, sadece sessizliğin akıtabildiği kanı akıtıp, 

Kan emici adam, Omua’ya olan sözünü tutmadığında öfke dolu bir ses çıkardı. 

Yaşamını Tanrı'ya kaybeden Omua’yı yeniden canlandırıp,

Onu ele geçiren Kara Ruh ile sözleşme yaparak, ilahi alevi bu güçle yeniden kazanmak için.

Bu sonsuz kışı bitir...

Kabuklarından çıkıp, teni ılık bir buz ile kuşatılmış vaziyette bembeyaz bir dünyaya adım attığında,

Omua’nın kanı ile, vücudunun her yerine oyulmuş hatıra parçaları dondurulmuş ve damgalanmıştı.

Kara Ruh ile yapılan sözleşme ile aynı anda unutkanlık girdabında yüzeceğim, ama unutmak için değil her şeyi hatırlamak için.

Bu sonsuz kışı bitir...

Omua’nın kapkara kanı, en sonunda tüm vücuduma kırmızı çiçekler açtırdı.

Şimdi Altın Dağ’ı arkamda bırakıp, bu dünyadan ayrılıyorum.

Kara Ruh ile sözleşme yapıp kendimi onun egemenliğine ve büyük gücüne emanet ettim.

Tanrı'yı bile yakıp söndürebilecek olan ilahi alev, Inyx'i geri kazanacağım ve bu dünyadaki tüm Tanrıları cezalandıracağım.

Bu sonsuz kışı bitir...

Bir gece, ay ışığı Zvier tepelerindeyken,

Genç bir yarı-hayvan ırkı sonsuz kış dağlarına bakıp şunları fısıldadı.

"Ah, Tanrım... Yalvarırım izleri sakla."

"İlahi alevin sahibi Guardian, kadim ejderhanın kanını aldı ve gözlerini açtı."